Kazakistan’da başlayarak Moskova, İstanbul, Dubai ve Almanya gibi birçok dünya lokasyonunu kendisine rota belirleyen ve sektöründe istikrarla ilerleyen RAMS Global’in hikayesini şirketin CEO’su Faruk Bülbül’den dinledik…
RAMS Global Kazakistan’da temelleri atılmış ve 26 yıllık geçmişe sahip bir marka.
Sektörel tecrübesiyle Kazakistan’dan tüm dünyaya açılmayı planlayan ve en yakın durağı İstanbul’da bir araya gelme fırsatı bulduğumuz RAMS Global Şirketinin CEO’su Faruk Bülbül, şirketi, gelecek hedeflerini ve hobilerini Gentleman’a anlattı…
Gentleman: Faruk Bey, sizi biraz daha yakından tanımak isteriz. Kendinizden bizlere bahseder misiniz?
Faruk Bülbül: Ailemizin ve dolayısıyla benim hikayem Cizre’de babam Ramazan Bülbül ile başladı. Babam gittiği her coğrafyada değer yaratan biridir. Cizre’de başlayan ticaret hayatı 1988 yılında Gaziantep’e, oradan da Türki Cumhuriyetlere ve Kazakistan’a uzandı. Kazakistan’da değirmen, un, Pvc Atölyesi, çikolata fabrikasına dayanan temellerimiz 1995 yılında RAMS Kazakistan’ın kuruluşuyla bugünlere ulaşacak başarı öyküsünü oluşturdu. RAMS Global, bugün 5 ülkede, 10 farklı şehirde 6 sektörde yatırım yapan bir kuruma dönüştü. Ben ve iki ağabeyim de babamın hayat okulunda büyüdü. Bizim hikayemiz, çalışmaktan, inanmaktan, vicdanlı ve adil olmaktan geçiyor. Hem kendi ülkemize hem de yatırım yaptığımız tüm ülkelere karşı sorumluluğumuzun bilincindeyiz. İnsanımıza, çalışanımıza, doğamıza, tedarikçimize değer katmak için her gün ayrı bir heyecanla güne başlıyoruz.
G:İnşaat sektörüne girişiniz nasıl oldu?
F.B: Kazakistan’a ilk çikolata fabrikasını getiren babam Ramazan Bülbül, 1990’ların ikinci yarısında yarım kalan bir binanın projesini üstlenerek inşaat ve gayrimenkul sektörüne adım attı. 2000’lerin başına kadar arsadan inşaata kadar projenin tüm süreçlerini geliştirmeye başladık. Zaman içerisinde aldığımız ve tamamladığımız projelerle bölge ve civar coğrafyada da rüştümüzü ispatladık. 2000’li yılların başındaki mortgage krizini biz fırsata çevirdik. Sağlam finansal altyapımız ve başarılı geçmiş projelerimiz ile bu krizden daha da güçlenerek çıktık. Bugün baktığımızda inşaat ve gayrimenkul RAMS Global’in amiral gemisi. Kazakistan’da bu zamana kadar 4 milyon metrekareden oluşan 80’e yakın proje bitirdik. 2019 itibarıyla rotamızı Türkiye’ye çevirdik ve buradaki yatırımlarımıza hız kattık. Şu an İstanbul’da RAMS Garden Bahçelievler, RAMS City Haliç ve RAMS Beyond İstanbul projelerimiz devam ediyor.
G: Rams Global Kazakistan’da temelleri atılmış ve 26 yıllık geçmişe sahip bir marka, geçen bu süreç içerisindeki marka nerelere geldi? Rakamlarla anlatır mısınız?
F.B: Babam Ramazan Bülbül’ün bir askerlik macerası ile gittiği Kazakistan yolculuğu bugün RAMS Kazakistan ile Almatı’nın en önemli inşaat ve gayrimenkul şirketlerinden birine dönüşmüştür. Kazakistan’da bu zamana kadar 4 milyon metrekareden oluşan 80’e yakın proje bitirdik. Yaklaşık olarak 20 bine yakın aileyi evleri ile buluşturduk. 10’dan fazla şehirde 11 bine yakın istihdam sağlıyoruz. Bunun yanı sıra Almatı’da işletmesini bizim yaptığımız üç otelimiz ve hastanelerimiz bulunuyor.
G: Kazakistan, Tayland, Moskova, Dubai ile İstanbul’da yatırımlarınız ve projeleriniz mevcut. Biraz bunlar hakkında bilgi verir misiniz?
F.B: RAMS’ın dünya çapında Dubai, Tayland, Kazakistan ile aktif 18 şantiyesi bulunuyor. Phuket’te 400 konutluk bir projeye başladık önümüzdeki dönemde 600 konut daha yapacağız.
G: Gelecek dönemde giriş yapmak istediğiniz başka ülke pazarları var mı?
F.B: Önümüzdeki dönemde Moskova, Almanya ve Birleşik Arap Emirlikleri de radarımızda olacak.
G: Türkiye’de inşaat sektörü oldukça rekabetçi. Birçok ulusal ve uluslararası firmanın yatırımı devam etmekte. Rams Global olarak siz hangi yönlerinizle öne çıkmaktasınız?
F.B: RAMS Global, faaliyet gösterdiği tüm ülkelerdeki projelerinde, şehrin mimarisine, insanların yaşamlarına, müşterilerine, çalışanlarına, tedarikçilerine ve ekosistemine değer katıyor. Adil olmak ve hesap verebilirlik şirketimizin değerlerinin temel yapıtaşlarındandır. Güven odaklı bir iş yapış şekli benimsiyoruz. Finansal sağlamlığımızı çevreye ve topluma duyarlı bir yaklaşım çerçevesinde ele alarak sosyal fayda sağlamaya odaklı iş stratejileri geliştiriyoruz.
G: İnşaat sektörünün temel hammaddesi beton. Özellikle İstanbul, Dubai ve Moskova gibi sizin de faaliyet sürdürdüğünüz şehirlerde yeşil alanlar görece az ve sıkı bir yapılaşma süreci içerisinde. Rams Global olarak bu doğrultuda yeşil alanları korumak için almış olduğunuz aksiyonlar var mı? Varsa neler?
F.B: RAMS Global olarak tüm projelerimizde faaliyet gösterdiğimiz şehirlerdeki kişi başına düşen yeşil alanı göz önüne alarak bir planlama yapıyoruz. Bu kapsamda da neredeyse her projemizde daire başına ayrılan yeşil alan ve kişi başına düşen yeşil alan ile dünyadaki ilk sıralarda yer alıyoruz. Bunun yanı sıra her projemizde o projenin özelliklerine uygun ögeleri de içine dahil ediyoruz. Tüm projelerimizde “Yaşanabilir ve Sürdürülebilir Şehirler” oluşturmak hedefiyle hareket ediyoruz. Her zaman ana hedefimiz “bugünün ihtiyaçlarını, gelecek kuşakların ihtiyaçlarını giderme yeteneğinden ödün vermeden karşılamak” …
G:Türkiye’de inşaat sektörünü küresel deneyimlerinizden de yola çıkarak nasıl değerlendirirsiniz?
F.B: Dünya genelinde ülkelerin genel ekonomik aktivitesinde dinamo görevi gören inşaat sektörü ülkemizde de benzer bir rol üstleniyor. Yine dünyada olduğu gibi Türkiye’de de küresel ekonomideki ivme kaybı, jeopolitik riskler, sıkılaşan finansal koşullar, enflasyon ve döviz kuru sektörümüzü derinden etkiliyor.
G: Son dönemlerde konut fiyatları oldukça arttı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın alt grup için başlattığı; orta gelir grubu için de duyurusunu yaptığı konut hamlesi oldu. Bu projeler sektöre nasıl bir canlılık getirir?
F.B: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’mızın başlatmış olduğu Sosyal Konut Projesini sektörümüz adına yürekten destekliyoruz. Projenin hem sektörümüze hem de ülkemize ciddi bir canlılık getirecektir. Biz de elimizden geleni desteği olmak için hazırız.
G: Dünya olarak büyük bir pandemi dönemini geride bıraktık. Birçok sektör bu dönemde durağan bir süreç geçirdi. Rams Global özelinde inşaat sektörü içinde bu süreci nasıl yorumluyorsunuz?
F.B: Dünyada pandemi döneminde her sektör olduğu gibi inşaat sektörü de derinden etkilendi. Salgın sürecinde satış ofisleri ve şantiyelerde virüsün bulaşmasını engellemeye yönelik alınan tedbirler küresel çapta inşaat sektöründe işleyişi önemli ölçüde aksatırken, sözleşme ve proje iptali ya da gecikmelerinin yanı sıra eve kapanan tüketicinin önemli ölçüde azalan gayrimenkul talebi sektörü zor durumda kaldı. Çimentodan hazır betona, tuğladan makineye 200’den fazla alt sektörle bağlantısı bulunan inşaat sektörü açısından tedarik zincirindeki aksamalar da yaşandı. Biz RAMS Global olarak bu krizden de minimum hasarla hatta güçlenerek çıkmak için hemen kendimizi ve iş yapış şeklimizi uyumlandırdık.
G:“Göz bebeğimiz” dediğiniz bir projeniz var mı?
F.B:34 yıldır 5 ülkede 10 şehirde 80’den fazla proje hayata geçirmiş bir kurum olarak, her proje bizim göz bebeğimiz. Projelerimizin hiçbirini birbirinden ayırmıyor, hepsine aynı özenle yaklaşıyoruz.
G: 2022 yılını geride bırakmaya hazırlanıyoruz. 2023 için hem markanız hem de sektör açısından beklentileriniz neler?
F.B: 2023 yılı özellikle Türkiye’de yapmış olduğumuz yatırımların filizleneceği bir sene olacak. Lansmanını yaptığımız 3 projemizde de inşaatımız son hız ilerlemeye devam edecek. Bu projelere yenilerini de eklemeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra diğer ülkelerdeki yatırımlarımıza da devam edeceğiz. Bir rakam verecek olur isek bugüne kadar 20 binden fazla konutu teslim eden RAMS Global, önümüzdeki 4 yıl içerisinde Türkiye’de yaklaşık 9 bin evi sahipleriyle buluşturacak.
G: Faruk Bey, sizleri iş kimliğinizin dışında da tanımak isteriz. Hobileriniz nelerdir, iş dışında kalan vaktinizi nasıl değerlendirirsiniz?
F.B: Faaliyet gösterdiğimiz ülkelerin saat farkları sebebiyle neredeyse 7 gün 24 saat çalıştığım için en büyük hobimin işim olduğunu söyleyebilirim. İş dışında kalan vakitlerimi de ailemle ve sevdiklerimle geçirmeye özen gösteriyorum. Bunun yanı sıra müzik dinlemekten ve yürüyüş yapmaktan da keyif alıyorum.
G:İşleriniz gereği mutlaka çok seyahate çıkıyorsunuzdur. Fakat bunun dışında favori seyahat rotalarınız nelerdir?
F.B:10 ülkede projeleri bulunan bir kurum olarak, değer kattığımız her şehir benim gitmekten keyif aldığım yerler. Ancak tabii ki Almatı ve İstanbul’un yeri başka… Bunun dışında ailemle de tatil yapmaktan keyif aldığım Phuket’i sayabilirim.
G:Yorgun bir günün ardından kendinizi nasıl dinlendirirsiniz, sizi ne rahatlatır?
F.B: Yoğun ve yorgun geçen bir günün ardından beni en çok dinlendiren şey ailemle olmak. Bir futbolsever olarak maçları izlerken de dinlendiğimi söyleyebilirim. Bunun yanı sıra müzik dinlemek de beni dinlendiriyor.
G:Özellikle rutin olarak yaptığınız bir spor veya faaliyet var mıdır?
F.B: Yoğun çalışma tempom sebebiyle maalesef düzenli olarak spor yapacak bir vaktim bulunmuyor. Ancak seyahatlerimin izin verdiği ölçüde yürüyüş yapmaya çalışıyorum.
G:Sanata meraklı mısınız? Koleksiyon yapar mısınız?
F.B: Hayata geçirdiğimiz şehirlere değer katan projeler bizim için en önemli sanat eserleri. Dünyaya kalıcı değerler katmak üzere çıktığımız bu yolculukta, her projemize bir sanat eseriymiş titizliğiyle yaklaşıyor ve onun şehrin bugününe ve geleceğine değer katmasına özen gösteriyoruz.
G: Tercih ettiğiniz otomobil?
F.B: Benim otomobil tercihimi iki konu belirliyor; ilki yoğun iş tempomun hızına yetişmesi ikincisi ise geniş bir ailem olduğu için ailemle birlikte seyahat edebilmek. Tercihlerimi bu iki konuyu önceliklendirerek belirliyorum.
G: Giyim ve ayakkabıda tercihleriniz?
F.B: Çok uzun saatler çalıştığım için hem giyim hem de ayakkabıda rahatlık benim için en ön sırada yer alıyor. Rahatlığın yanı sıra toplantılardaki şıklık da benim için önemli bir unsur.
