Asfaltta Başlayan Hikâyelerden, Özgürlüğe Giden Rotalar

Motosiklet, kimileri için bir araç; kimileri içinse iki teker üzerinde kurulan bir yaşam tarzı. Avrupa’dan Anadolu’ya uzanan bu yolculuklarda yönü hız değil, hisler çiziyor. Ve her durakta bir manzara değil, bir hikâye birikiyor.

Merve Yedekçi

Çünkü bazı yaşam tarzları iki teker üzerinde başlar… Avrupa’da yıllardır motosiklet sadece bir araç değil; bir kültür, bir ifade biçimi. Almanya’dan Fransa’ya, İngiltere’den Avusturya’ya kadar uzanan rotalarda binlerce sürücü, festivalden festivale yol alıyor. European Bike Week, Isle of Man TT, Wheels & Waves gibi organizasyonlar, on binlerce sürücüyü bir araya getiriyor. Kimi zaman yarış heyecanı, kimi zaman kültürel bir buluşma olan bu etkinlikler, motosiklet kültürünü canlı tutan önemli unsurlar haline gelmiş durumda… En büyük lüks ise bu rotada zamanla yarışmamak. Ve bu kültür artık Türkiye’de de filizleniyor…

Son yıllarda artan motosiklet satışları ve genç nüfusun alternatif yaşam tarzlarına ilgisi sayesinde bu alanda ciddi bir potansiyel oluşturuyor. Ancak henüz resmi olarak tanımlanmış rotalar, yol üstü destek noktaları, güvenli sürüş parkurları ve uluslararası ölçekte festivallerin sayısı sınırlı. Yine de umut verici gelişmeler var. Afyonkarahisar’da düzenlenen Motofest, Aydın-Didim’deki Türkiye Motosiklet Festivali, İzmir ve Marmaris gibi sahil şehirlerinde yapılan kamp temelli etkinlikler, binlerce motorcuyu bir araya getiriyor.  İşte tam da bu noktada, Türkiye’de bu yeni filizlenen kültürün öncüsü niteliğinde bazı özel sürüş toplulukları var. Onlardan biri de, felsefesi ve disipliniyle dikkat çeken Mateis Grubu.

Mateis Grubu Yollarda

Sunny Elektronik Yönetim Kurulu Başkanı Adem Atmaca’nın da kurucuları arasında yer aldığı Mateis motosiklet grubu, yalnızca sürüş tutkusu etrafında bir araya gelmiş bir topluluk değil, aynı zamanda sıkı dostlukların, kurallı disiplinin ve ortak vizyonun temsilcisi. Grup ismini, ‘roommate’ ve ‘classmate’ gibi paylaşıma dayalı ilişkileri anlatan İngilizce sözcüklerden türeterek belirlemiş. ‘Mateis’ onlar için yalnızca birlikte yol almak değil, birlikte yaşamak anlamına geliyor. 14 kişilik bu özel ekip, yılda iki büyük yurt dışı ve bir uzun yurt içi tur düzenleyerek hem Türkiye’nin eşsiz rotalarını keşfediyor hem de Avrupa’nın motosiklet cennetlerinde iz bırakıyor. Bugüne dek 40’tan fazla şehir ve onlarca ülke gezmiş olan ekip; Slovenya’dan Fransa’ya, Hakkâri-Çukurca’dan Bitlis’e kadar geniş bir coğrafyada binlerce kilometre yol kat etmiş durumda. Grup yapısı ise tam anlamıyla bir güvenlik ve uyum modeli. Her üye aynı sürüş eğitiminden geçmiş, sıralamaları sabit, roller net: En tecrübeli sürücü en arkada, en tedbirli sürücü önde. Yeni üye kabulü ise oybirliğiyle alınıyor. Amaç, sürüş güvenliğini ve dostluk bağlarını zedelemeden büyüyebilmek.

Hız Değil, Hissin Rotası

Mateis’in yaklaşımı sadece yola değil, gittikleri bölgelere de değer katıyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu turlarında bölge halkıyla yakın temas kuruyor, bazen yerel destek faaliyetlerine imza atıyorlar. Atmaca, motosiklete sadece bir ulaşım aracı gözüyle bakmıyor. Onun için motosiklet, özgürlüğü, dostluğu ve farkındalığı aynı anda taşıyan iki tekerlekli bir yaşam biçimi. “Motosiklet sürmek bir yola çıkmak değil, kendine yaklaşmak” diyor. Onu en çok etkileyen şey ise bu yolculuğu benzer değerleri paylaşan insanlarla yapmak. “Motosiklet burada duruyor, sessiz, hareketsiz. Tehlikeli olan o değil. Sizin karakteriniz, sabrınız, dikkatiniz… Hepsi birlikte sürüşe karıştığında ortaya ya özgürlük çıkar ya da hata. O yüzden motosiklet tutkusu varsa önce kendini tanımak gerekiyor. Motorumun sesinden çok, yolun ritmini dinlemeyi seviyorum. Her sürüş, kendini yeniden tanımak gibi ” diye ekliyor. Bu yüzden Mateis grubunun her yolculuğu, yalnızca coğrafi bir keşif değil, aynı zamanda kişisel bir dönüşüm anlamı taşıyor. “Bugüne kadar 60 bin kilometreden fazla yol yaptık. Çukurca’yı görmeden Türkiye’yi gördüm demeyin, Zap Suyu boyunca uzanan virajlı yollar ve doğunun muazzam manzarası anlatılmaz” diyen Atmaca, doğunun misafirperverliği ve bakir rotalarının, motosikletle daha da büyüleyici hale geldiğini vurguluyor. Asıl mesele ise şu: Bu yolda hız değil, his belirliyor yönünü.

Mateis’in Favori Rotaları

Alpler – İtalya, İsviçre, Fransa, Slovenya
Bu coğrafyanın en ikonik sürüşlerinden biri olan Stelvio Geçidi (Passo dello Stelvio), İtalya’nın kuzeyinde, 2.757 metre rakımı ve 48 adet keskin virajı ile adeta bir mühendislik şaheseri. ‘Motosikletin Umresi’ olarak da anılan bu rota, hem fiziksel sürüş becerisi hem de zihinsel konsantrasyon gerektiriyor. Fransa Alpleri ise Provence sınırından itibaren yükselerek size Route des Grandes Alpes gibi tarihî sürüş rotaları sunuyor. Bu yol, Nice’ten başlayıp Cenevre Gölü’ne kadar uzanıyor. Yol boyunca 16’dan fazla dağ geçidi, lavanta tarlaları ve masalsı kasabalar geçiliyor. Hem viraj sevenler için birebir.

Budapeşte – Pan Avrupa Rotası

Tuna Nehri kıyısından başlayan bu yaklaşık 980 kilometrelik bu rota, beş ülkeyi kapsayan eşsiz bir yolculuk sunuyor. Sürüş, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’den başlayarak 200 kilometre sonra Slovakya’nın başkenti Bratislava’ya ulaşıyor. Daha sonra, 370 kilometrelik bir etapla Hırvatistan’ın zarif başkenti Zagreb’e varılıyor. Ardından 140 kilometre daha ilerleyerek Slovenya’nın başkenti Ljubljana’ya geçiliyor; bu bölümde Alpler’in eteklerinde virajlı dağ yolları başlıyor ve 90 kilometrelik kıyı rotasıyla İtalya sınırındaki Trieste’ye iniliyor. Son olarak, 180 kilometrelik son etapta Venedik’e varılarak rota tamamlanıyor. Touring tipi motosikletler için ideal olan bu güzergâh, Avrupa’nın en rafine sürüş deneyimlerinden birini sunuyor.

Çukurca – Hakkari Rotası

Türkiye’nin doğusunda, keşfedilmeyi bekleyen saklı bir güzergâh olan Hakkari’den Çukurca’ya uzanan ve Zap Suyu’nu takip eden yaklaşık 270 kilometrelik motosiklet rotası. Bu yol, yalnızca bir sürüş değil; hem coğrafi hem de duygusal anlamda bir keşif. Bölge halkının sıcak misafirperverliği ve Hakkari’nin şaşırtıcı derecede iyi yol kalitesi, bu rotayı beklenmedik derecede konforlu hâle getiriyor. Doğunun kültürel derinliğiyle birleşen bu rota, sadece macera değil; farkındalık, içsel dinginlik ve aidiyet hissi de sunuyor. Ortalama 70–90 km/s hızla güvenli bir şekilde seyir yapılabiliyor.

Bitlis – Nemrut Krater Gölü

2000 metre rakımda Doğu Anadolu’nun kalbinde… Bitlis’ten başlayıp Tatvan üzerinden yaklaşık 40 kilometrelik bir tırmanışla ulaşılan bu rota, hem manzarası hem de zorluğu ile motosiklet sürücüleri için gerçek bir sınav ve ödül niteliğinde. Nemrut Dağı, 3050 metre rakımıyla bölgedeki en yüksek volkanik dağlardan biri. Zirvesinde yer alan kaldera yapısı, yaklaşık 13 kilometrelik çapıyla dünyanın en büyük ikinci krater gölü olma özelliğini taşıyor. İçinde biri sıcak, biri soğuk olmak üzere iki ayrı göl bulunuyor; çevresi ise çamur banyoları, buhar çıkışları ve doğal termal kaynaklarla çevrili. Bitlis – Nemrut rotası, yalnızca doğuya değil, iç dünyanıza da açılan bir yol gibi.

Ege Sahil Turu – Türkiye

Türkiye’nin batısında uzanan Ege sahil şeridi, yalnızca deniz ve güneşin değil, tarih, doğa ve yaşam tarzının da en rafine hâlini sunuyor. Özellikle motosikletle yapılan bir sahil turunda, Ege’nin kokusu, ışığı ve kıvrımlı yolları çok daha derinden hissediliyor. Bu rota, İzmir’den başlayarak Antalya’ya kadar uzanan yaklaşık 850–1.000 kilometrelik bir sürüş deneyimi sunuyor. Sürüş genellikle İzmir – Çeşme – Alaçatı – Seferihisar – Kuşadası – Didim – Bodrum – Datça – Marmaris – Fethiye – Kaş – Antalya hattı üzerinden planlanıyor. Bu güzergâh, asfalt kalitesi, manzara zenginliği ve kültürel duraklarıyla Türkiye’nin en keyifli rotalarından biri kabul ediliyor. En iyi sürüş dönemi Mayıs–Haziran ve Eylül–Ekim ayları.

Daday & Azdavay – Kastamonu Rotası:

Bu iki nokta arasında motosikletle yapılacak sürüş, adeta ormanların içinde kaybolmak isteyenler için biçilmiş kaftan. Yaklaşık 60–70 kilometrelik bu rota kısa gibi görünse de, sunduğu manzara ve sürüş hissiyle fazlasını vaat ediyor. En dikkat çeken bölüm ise adeta bir tünel gibi sizi saran doğal ağaç koridorları. Touring tipi motosikletlerin yanı sıra enduro ve adventure sınıfı motosikletler için de oldukça uygun.

Dergimiz her ayın ilk haftası Türk Telekom Dergilik, D&R, Remzi Kitabevi ve tüm seçkin marketlerde…