Arabica Coffee House, yalnızca bir kahve markası olmanın ötesine geçerek, her bir müşterisine unutulmaz bir yaşam alanı deneyimi sunuyor. Markanın kurucusu Sertaç Yalçın, girişimcilik vizyonunu hukuki altyapısı ile harmanlayarak markayı, bugün sahip olduğu prestijli konumuna taşıyor. Sektördeki teknolojik yatırımlarıyla da dikkat çeken Arabica, yenilikçi yaklaşımı ve kalite odaklı stratejileriyle fark yaratıyor. Bu benzersiz yolculuğu, kurucusu Sertaç Yalçın ile Ankara ofisinde yaptığımız söyleşide keşfediyoruz.
Sertaç Yalçın ve Elif Ülger Yalçın’ın kurucusu olduğu Arabica Coffee House’un başarısı, güçlü bir vizyon ve etkili ortaklıkla şekillenmiş bir marka hikayesi olarak öne çıkıyor. Markanın misyonu, kahve kültürünün sadece bir alışkanlık değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olduğunu benimsiyor. Mimar Elif Ülger Yalçın’ın estetik odaklı yaklaşımı ve Sertaç Yalçın’ın hukuki bilgi ve iş stratejileriyle bir araya gelen güçlü disiplinler, markanın hem estetik hem de kurumsal açıdan sağlam temeller üzerine inşa edilmesini sağlıyor…

Kahve Sektöründe Estetik ve Kültürel Dönüşüm
2014 yılında Ankara’da kurulan Arabica Coffee House, kısa sürede Türkiye’nin en dikkat çeken kahve zincirlerinden biri haline gelerek sektörde önemli bir yer edinmeyi başardı. Bu başarının arkasında ise güçlü bir vizyon ve uyumlu bir ortaklık yatıyor. Markanın kurucusu olan Avukat Sertaç Yalçın ve eşi Mimar Elif Ülger Yalçın, Arabica’yı kurdukları o yıllarda kahve kültürünün yalnızca alışkanlık değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi haline gelmeye başladığını gözlemlemişler. Bu gözlem doğrultusunda harekete geçen Yalçın çifti, Arabica Coffee House markasıyla yalnızca lezzetli kahveler sunmakla kalmayıp, aynı zamanda bir yaşam tarzını da temsil etmeyi amaçladı. Farklı disiplinlerden gelen birikimlerini ve profesyonel yetkinliklerini bir araya getiren Yalçın çifti, bir yandan estetik unsurların önem verilerek dizayn edilmiş mekanlar yaratırken, diğer yandan da kurumsal yapıyı sağlam temeller üzerine inşa ettiler. Sertaç Yalçın, hukuki bilgi ve iş stratejileri konusundaki deneyimini markanın büyüme sürecinde kullanırken; Elif Ülger Yalçın mimari ve tasarım odaklı yaklaşımıyla her bir Arabica şubesini kendine özgü, konforlu ve ilham verici birer yaşam alanına dönüştürdü. Bu sinerjiyle doğan Arabica Coffee House, yalnızca bir kahve zinciri olarak değil, aynı zamanda sosyal etkileşimlerin yaşandığı, keyifli vakitlerin geçirildiği ve estetik duyguların ön planda tutulduğu bir atmosfer olarak konumlandı. Yalçın çiftinin amacı, Arabica’nın her şubesinde müşterilerine yalnızca bir kahve deneyimi değil, bir kültür ve yaşam tarzı sunmak oldu. Marka, zamanla bu yaklaşımı sayesinde kahve severlerin kalbinde özel bir yer edindi.

Sertaç Yalçın, markanın gelişim sürecini anlatırken duygularını şu sözlerle ifade ediyor: “İlk adımları attığımızda, Arabica’nın bu kadar büyük ve yaygın bir yapıya dönüşeceğini hayal etmek zordu. Ancak inandığımız vizyondan asla sapmadık. Sabırla, emekle ve büyük bir inançla çalıştık. Her yeni şube, her yeni müşteri bizim için yeni bir heyecan oldu.”
Bugün Arabica Coffee House, Türkiye genelinde ve yurt dışında birçok noktada faaliyet gösteriyor. Kurumsal yapısını sürekli geliştiren, müşteri memnuniyetine öncelik veren ve tasarım çizgisinden ödün vermeyen marka; kahve sektöründe sadece ticari bir başarı değil, aynı zamanda estetik ve kültürel bir dönüşümün de temsilcisi haline geldi. Arabica Coffee House’un hikayesi, bir hayalin sabır ve vizyonla nasıl büyük bir başarıya dönüşebileceğinin en güzel örneklerinden biri olarak da gösteriliyor.


Markanın Temel Değerleri: Kalite, Sadelik ve Sürdürülebilirlik
Yerli kahve zinciri Arabica Coffee House’un temelinde; yoğun emek, yüksek kalite anlayışı, sadelik ve özgünlük gibi değerler yer alıyor. 2014 yılında Ankara’da kurulan marka, kurucuları Avukat Sertaç Yalçın ve Mimar Elif Ülger Yalçın’ın vizyonu doğrultusunda, kısa sürede Türkiye’nin dikkat çeken kahve markalarından biri haline geldi. Kahve kültürünün bir dönüşüm geçirdiği dönemde yola çıkan Yalçın çifti, Arabica’yı yalnızca bir kahve zinciri değil, aynı zamanda dünya standartlarında hizmet sunan bir yaşam alanı olarak konumlandırdı. Farklı disiplinlerden gelen bilgi ve tecrübelerini harmanlayan çift, Arabica Coffee House’u hem estetik hem de kurumsal açıdan güçlü bir yapıya kavuşturdu. Bu anlayış doğrultusunda, iş ortaklarına 360 derece destek sağlayan kapsamlı bir sistem geliştirdiler. Tedarik zincirinden barista eğitimine, şube dekorasyonundan özgün menü tasarımına kadar her detayda Arabica’nın marka değerleri yaşatılıyor. Sertaç Bey, “Bu bütüncül yaklaşım sayesinde her şube, sadece kahve içilen bir mekân değil; aynı zamanda Arabica’nın özgün ruhunu yansıtan bir deneyim alanına dönüşüyor.” ifadelerini kullanıyor. Markanın büyüme süreci hakkında ise, “İlk adımları atarken bu kadar büyük bir yapıya ulaşacağımızı düşünmüyorduk ama sabır, emek ve inançla çalıştık,” diyen Yalçın’ın markası Arabica Coffee House, sadece ticari bir başarı hikâyesi değil; aynı zamanda yerli bir markanın, güçlü bir vizyonla nasıl ulusal ve uluslararası düzeyde ses getiren bir yapıya dönüşebileceğinin ilham verici bir örneği.Hukuk Bilgisinin Girişimcilikteki Gücü
Sertaç Yalçın’ın hukuk geçmişi, Arabica Coffee House’un kurumsallaşma sürecinde önemli bir avantaj sağlamış. Özellikle sözleşmeler, ticaret hukuku, iş hukuku gibi alanlardaki bilgisi, iş dünyasında sağlam ve güvenli adımlar atmasına olanak tanımış. Bu bilgi birikimi, sadece teorik düzeyde kalmayıp girişimcilik yolculuğunda en büyük destekçilerinden biri haline gelmiş. Yalçın, “Bana göre bu, büyük bir avantaj. Hukukun sağladığı öngörü ve analiz gücü, girişimcilik yolculuğumda en büyük destekçim oldu” ifadelerini kullanıyor. Ayrıca uzun yıllar avukatlık yaptığı özel kişi ve tüzel kişilerden edindiği deneyimler de ona gerçek hayatın içinden gelen, değerli bir bakış açısı kazandırmış. Bu sayede, hem sözleşme hazırlıkları hem yasal düzenlemeler hem de kriz yönetimi gibi kritik süreçlerde hukuk bilgisi, markanın daha sağlam temeller üzerine inşa edilmesine katkı sağlayarak Arabica’yı geliştirmiş.
Yoğun Rekabete Rağmen Güçlü Durmak
Türkiye’deki kafe sektörü, oldukça dinamik yapısı ve yoğun rekabet ortamıyla dikkat çekiyor. Sertaç Yalçın, bu sektörü birçok aktörün giriş yapmaya çalıştığı, ancak kalıcı olmanın ve sürdürülebilir bir sistem kurmanın kolay olmadığı bir alan olarak tanımlıyor. Başarılı olabilmek için yalnızca iyi bir fikir yeterli değil; yoğun emek, ciddi yatırımlar, güçlü bir sistem kurma becerisi ve bu sistemi sürekli geliştirerek yatırımcıları destekleyici bir bakış açısı gerekiyor. Arabica Coffee House olarak, markalaşma sürecini sürdürülebilir kalite, istikrar ve müşteri deneyimi temelleri üzerine inşa ettiklerini belirten Yalçın, “Bizim için her zaman öncelik misafir memnuniyeti oldu” diyor. Misafirlerine en iyi deneyimi sunma hedefiyle hareket ederken, aynı zamanda yatırımcılarını ve iş ortaklarını da destekleyen bir model benimsediklerini vurguluyor. Franchise süreçlerinde dahi operasyonel süreçleri titizlikle denetlediklerini söyleyen Yalçın, eksiklerini görerek bu alanlarda sürekli gelişim sağlamaya çalıştıklarını ifade ediyor. “Başta güvenilir olmak, ardından da sürdürülebilir bir bakış açısıyla istikrar, vizyon ve kaliteyi korumak çok önemli. Eğer gerek misafirlerinize gerek yatırımcılarınıza karşı niyetinizi bozmadan ilerliyorsanız, başarı zaten sizi bulur,” diyor ve ekliyor: “Parayı hiçbir zaman ön plana koymadık, bizim için para her zaman gölgede kaldı.” Bu bütüncül yaklaşım, Arabica Coffee House’un sektördeki sağlam yerini ve uzun vadeli başarısını açıklayan en önemli unsurlardan biri.
Teknoloji ve Kaliteyle Güçlenen Bir Marka
Kahve kültürünü sadece fincanda değil, sistemlerinde de ileriye taşıyan Arabica Coffee House, teknoloji yatırımları ve franchise yapılanmasıyla sektöre örnek oluyor. “Teknolojiyi sadece takip etmiyor, aynı zamanda geliştiriyoruz” diyor Sertaç Yalçın. Yazılım tabanlı sipariş sistemlerinden dijital ekranlara, robot barista kollarından ERP ve CRM sistemlerine kadar birçok alanda aktif rol üstlendiklerini belirten Yalçın, “Bu sistemlerin geliştirilmesinde sadece kullanıcı değil, geliştirici tarafında da yer alıyoruz. Demoları tamamlandıkça merkezimizde, fabrikalarımızda ve tüm şubelerimizde uygulamaya alıyoruz” diye ekliyor. Arabica Coffee House’un teknolojiye yaptığı yatırımlar sadece görünürde değil, yönetimsel süreçlerde de kendini gösteriyor. “ERP ve CRM sistemleri sayesinde operasyonlarımızı dijitalleştirdik. Bu sayede şubeler arası kalite standardını korurken, operasyonel verimliliği de ciddi şekilde artırdık” diyen Yalçın, çağdaş ve sistemli bir yapının markaya kattığı değeri vurguluyor. Yalnızca teknolojiyle değil, franchise yapısıyla da sektörde fark yarattıklarını ifade eden Yalçın, yatırımcı seçimine dair süreçleri anlatırken şu çarpıcı ifadeyi kullanıyor: “Her franchise adayını, adeta şirketimizden hisse verirmişçesine titizlikle inceliyoruz.” Lokasyon seçimi ve kiralama şartlarında büyük bir hassasiyetle hareket ettiklerini belirten Yalçın, franchise sürecinin yalnızca bir sözleşmeyle bitmediğini de vurguluyor: “İş ortaklarımızı yatırımcı olarak değil, markamızın bir parçası olarak görüyoruz. Bu nedenle modüler bir eğitim sistemiyle hem yatırımcıları hem de şube çalışanlarını standartlara uygun şekilde eğitiyoruz.”
Markanın başarısının ardında sistemli çalışma kültürünün yattığını belirten Yalçın, son olarak şu cümleyle özetliyor vizyonlarını: “Arabica Coffee House olarak teknolojiyi, kaliteyi ve ortak başarıyı odağımıza alıyor; her adımda güçlü ve sürdürülebilir bir marka yaratmak için çalışıyoruz.”
Pandemi Arabica’yı Dijitalleşmeye Taşıdı: “Zorlukları Birlikte Aştık, Daha Güçlü Çıktık”
Pandemi süreci, tüm sektörlerde olduğu gibi yeme-içme sektörünü de derinden etkiledi. Bu dönemi sadece bir kriz değil, aynı zamanda dönüşüm fırsatı olarak değerlendiren Arabica, dijital altyapısını güçlendirerek dikkat çekici bir başarı hikâyesine imza attı. Arabica CEO’su Sertaç Yalçın, pandemiyle birlikte değişen müşteri beklentilerine hızlı adapte olduklarını belirterek, “Bu süreçte dijital sipariş altyapımızı geliştirdik, temassız servis sistemlerini entegre ettik. Aynı zamanda müşteri psikolojisini anlayarak menümüzde daha sade ve ulaşılabilir ürünler sunduk,” ifadelerini kullandı. Yalçın, bu dönemin aynı zamanda esneklik ve hızlı uyumun önemini tekrar hatırlattığını vurguladı. Pandeminin yarattığı ekonomik baskılara karşı ise ekip ruhuyla hareket ettiklerini belirten Yalçın, “Çalışma arkadaşlarımız ve yatırımcılarımızla parasal zorlukları aidiyetli ve destekleyici bir bakış açısıyla atlattık. Bu duruş bizi zorlu pandemi döneminden daha güçlü çıkardı,” dedi. Pandemiyle hız kazanan dijital dönüşüm süreci sayesinde Arabica, temassız servis sistemleri ve online sipariş çözümleriyle müşteri deneyimini yeniden tasarladı. Bu dönemde sadeleşen menüler, müşteriyle kurulan duygusal bağın da güçlenmesine katkı sağladı. Ancak Arabica için büyüme sadece yeni müşteri kazanımıyla sınırlı değil. Mevcut müşteriyi elde tutmak ve mutlu etmek markanın temel stratejilerinden biri. Mobil uygulamalar, sadakat sistemleri, kişiselleştirilmiş kampanyalar ve sosyal medya etkileşimleri bu stratejiyi destekleyen önemli unsurlar arasında yer alıyor. Sertaç Bey bu konuda, “Bir markayı büyüten şey sadece yeni müşteri kazanmak değil, mevcut müşteriyi elde ve mutlu tutmaktır,” diyerek markanın vizyonunu da özetliyor. Yeniliklere açık ve kaliteden ödün vermeyen yapısıyla Arabica, pandeminin açtığı yaraları sararken aynı zamanda sürdürülebilir bir büyüme ivmesi yakaladı. Marka, değişen trendleri yakından takip ederek hem dijitalde hem de müşteri deneyiminde dünden bugüne çıtayı yukarı taşımayı sürdürüyor.
Gelecek Vizyonu ve Genç Girişimcilere Tavsiyeler
Arabica Coffee House, geleceği sürekli bir gelişim ve yenilik süreci olarak görüyor. Markanın hedefi, hiçbir zaman “olduk” demeden, sürekli olarak ilerlemek ve kendini daha da geliştirmeye devam etmek. Bu doğrultuda, Arabica, kendisiyle yarışarak yeni ürünler üretmeye, yeni yatırımlar yapmaya, yeni pazarlara açılmaya ve farklı konseptler oluşturmaya kararlı. Arabica, kurumsallaşma sürecini yaşarken, aynı zamanda ruhunu ve butik bakış açısını da korumayı sürdürüyor. Bu vizyon, markanın büyüme stratejilerinin temelini oluşturuyor. Yeni ürünler, yeni pazarlar ve yenilikçi konseptlerle büyümeyi hedefleyen marka, her adımda kendini daha da ileriye taşımayı planlıyor.
Arabica CEO’su Sertaç Yalçın, genç girişimcilere de önemli tavsiyelerde bulunuyor.“Araştırın, sabırlı olun, plansız risk almayın ve asla vazgeçmeyin,” diyerek, girişimcilik yolunda başarıya ulaşmanın temel taşlarını paylaşıyor.
Sertaç Yalçın: “Stresi ve Kriz Anlarını Yönetmek İçin Hedeflerimize Odaklanıyoruz”
Arabica Coffee House CEO’su Sertaç Yalçın, stresli ve kriz anlarını yönetme ile ilgili, zorlu dönemlerde en önemli stratejilerinin sürekli çalışmak ve sürekli fikir alışverişi yapmak olduğunu ifade etti. “Stresi ve kriz anlarını yönetmek için bol bol çalışıyor ve bol bol fikir alışverişi yapıyoruz,” diyen Yalçın, ekip içindeki güçlü iletişimin önemine vurgu yaparak, “Asıl yürüdüğümüz üst hedeflere ve yolun sonundaki ışığa odaklanıyoruz. Bu da bizi hem güçlü hem dirençli hem de umutlu ve motive kılıyor.” Yalçın, bu yaklaşımın markanın zorlu süreçlerde bile ayakta kalmasını ve markanın büyümesini sağlamaya devam ettiğini söyledi. Sürekli hedef odaklı bir perspektifle, her türlü zorluğu aşarak yol almayı sürdürdüklerini belirtti.
Girişimcilik, Aile ve Hayat Dengesi
‘’Boş zamanlarımda spor yapmaya, başta kızım olmak üzere sevdiklerimle vakit geçirmeye özen gösteriyorum. Bir yandan da iş yapmak benim için gerçekten bir hobi gibi. Sürekli yeni projeler üretmeye, fikirler geliştirmeye ve bol bol araştırıp okumaya vakit ayırıyorum. Denizle buluşmak ve doğayla iç içe olmak beni adeta yeniliyor. Fırsat buldukça Bodrum’a gitmek, denizle buluşmak ve uzun yürüyüşler yapmak bana çok iyi geliyor. Hem bedenimi hem de zihnimi arındırmaya çalışıyorum.’’ Ayrıca Yalçın’ın hobileri sadece iş ve sporla sınırlı değil. “Kızımla voleybol oynamak, masa tenisi oynamak gibi şeyler de çok keyifli. Felsefe ve tarih araştırmak, başarı ve başarısızlık hikayelerini incelemek de ilgimi çeken konular. Sevdiklerimle keyifli anlarımı sohbet ederek geçirmeyi çok değerli buluyorum.” Arabica Coffee House’un başarı öyküsü, yalnızca bir markanın değil, vizyoner bir çiftin, hayallerine ve değerlerine sadık kalarak büyüttükleri güçlü bir girişimin hikayesi olarak dikkat çekmeye devam ediyor.